İsmim Fatma, 31 yaşındayım. Göğüslerim, bacaklarım ve yüzümün güzelliği hep başıma bela olmuştur. Mazbut bir ailede yetiştim, gecekondu mahallesinde büyüdüm, fakat aklım hep bir tık daha rahat hayat yaşamaktaydı. Bu yüzden annemin başımı kapatma baskısına hep karşı çıktım, elimden geldiğince çekici, sexy ama kapalı sayılabilecek şekilde giyinirdim. Topuklu ayakkabı olmazsa olmazımdı. Lise çağlarımda ise çok azgındım, çıktığım erkeklerin beni okşamalarına, göğüslerimi emmelerine izin verdiğim anlar olmuştu. Birinin altına yatmamak için kendimi zor tutuyordum. Fakat bu durum sevgililerimden birinin beni aşırı derecede tahrik etmesi ile değişmiş, henüz 16 yaşımda iken götümden siktirmiştim kendimi. Fakat ne sikilme! Erkek arkadaşım beni evire çevire 3 saat boyunca sikmişti. Siki ince olduğu için ilk başlarda duyduğum bir miktar acıdan sonra götten skilmenin zevkini almıştım.
Amımı siktirmesem de, götten vermeye iyice alışmıştım. Lise ve üniversite hayatım boyunca yaklaşık 15 erkeğe verdim götümü. Üniversiteden sonra çalışmaya başladım. Evlilik olayını pek fazla da düşünmüyordum. Çalıştığım 7-8 sene içinde işyerimden birkaç erkekle ciddi ilişkim oldu, fakat cinsellik yaşamadım. Cinselliği, bu ilişkilerim dışında, iş için gittiğim şehirdışı iş seyahatlerinde tanıştığım erkeklerle, yine götümü siktirerek yaşıyordum.
Sonrasında abimin bir arkadaşı ile gizlice görüşmeye başladım. İsmi Mert idi, 41 yaşındaydı, yani benden 10 yaş büyüktü. Ama çok yapılı ve yakışıklı idi. Kendisine olan ilgimi farkedince, boş durmayıp beni ayartması zor olmadı. Önce bir kahve içmeye gittik, sonraki günlerde göl kenarında yürüyüş yaptık. Derken iki hafta sonra ormanda yürüyüşe gittiğimizde olanlar oldu. Arabada başlayan öpüşme, gömleğimin düğmelerini açıp göğüslerimi emmeye başlamasıyla sevişmeye dönüştü, kendimizi arabanın yanındaki ağaçların altında bulduk.
Bakire olduğumu söyledim. Belime topladığı eteğimin kenarından külodumu sıyırarak yarağını amıma sürte sürte sevişirken, kulağına, “Götümden sik!” deyiverdim. O anda gözleri parladı. Amımın suyunun akmasıyla ıslanan göt deliğime yarağını bastırarak başını kolaylıkla sokuverdi, sonrasında kendimi rahat bırakarak yarağın tamamını aldım. Yarağı kalın ve uzundu, yine de zorlanmadan almıştım. O da bunu fark etti ve “Daha önce yaptın mı?” diye sordu. “Evet, defalarca! Ben çok azgın bir kızım! Mahsuru var mı senin için?” dedim. “Hayır, sana öyle aşığım ki, bunu önemsemiyorum artık!” dedi ve memnun bir şekilde yarağını götüme pompalamaya başladı. 15-20 dakika kucağında sikip, götümün içine boşaldı.
İçimden çıkmadan dakikalarca öpüştükten sonra kulağıma, “Benimle evlenir misin?” diye fısıldadı. Ben de, “Evet!” diyerek kabul ettim ve “Hadi beni de boşalt!” diye ekledim. Götümden çıkmadan ikinci postaya geçtik. Yarım saat daha bir güzel götümü sikip, aynı zamanda amımı okşayarak ikimiz de aynı anda boşaldık, toparlandık ve döndük…
Bir hafta sonra ailesi ile beni istemeye geldi ve evlilik hazırlığına koyulduk. Derken gelinlik bakmaya gittik, özel dikim olacağından ölçü vs. işleri uzun sürecekti. Beni gelinlikçide bırakıp, “Bir saat sonra gelir alırım seni!” dedi ve kendine damatlık bakmaya gitti. Ölçümü alan kişiyi bir yerden tanıyor gibiydim. Bana, “Demek evleniyorsun Fatma?” deyince onun da beni tanıdığını anladım. “Nerden tanışıyoruz?” dedim. “Üniversiteden! Aşkolsun Fatma, nasıl unutursun ateşli gecemizi?” dedi. Yüzümü alev basmıştı. Tekrar dikkatlice baktığımda hatırlamıştım, Cem idi bu, top sakal olunca tanıyamamıştım. Öğrenciyken Cem üniversiteden 3 arkadaşıyla birlikte evde kalıyordu. Bir gece beni evine davet etmişti. O gece Cem’e götümü siktirmiştim, fakat azgınlığım geçmeyince, isimlerini bile bilmediğim ev arkadaşlarının da götümü sikmelerini istemiştim. Sabaha kadar 4 yarak anca söndürmüştü azgınlığımı, ateşli geceden kastı o olaydı.
“Damat çok şanslı, senin gibi azgın ve muhteşem götü olan bir kadına sahip olacağı için!” dedi. “Lütfen, o günler 10 yıl geride kaldı, açmayalım konuyu!” dedim. Fakat ben ne kadar konuyu kapatmaya çalışsam da, elleri bacaklarımda gezmeye başlamıştı bile. Kimse yoktu dükkanda bizden başka. O okşadıkça kurtulmaya çalışıyordum ama olmuyordu, beni belimden sıkıca kavramıştı. Dudaklarımdan öpmeye başladığında dirensem de artık gücüm yetmediği için teslim olmuştum. Zor bela kendimi geri çekip, “Dur, şimdi nişanlım gelecek, hayatımı karartacaksın!” dedim. Cem ise, “Sana dokunmadan da yapabilirim bunu, nişanlına geçmişi anlatırım!” dedi.
“O biliyor yaşadıklarımı!” dediğimde, “Peki benimle yaşadığını ve yine bana gelinlik yaptırmaya geldiğini bilse, bunun bir tesadüf olduğunu anlatabilir misin ona, inanır mı?” dedi. Düşününce haklı olduğunu anladım. Ama, “Lütfen, bırak gideyim!” desem de bırakmıyordu. Dükkanın kapısını kilitleyip geldi. Üzerimde dikişi olmayan sadece iğnelerle tutturulmuş gelinlik ile önünde duruyordum, ellerimi çeksem gelinlik üstümden düşecekti ve içimde sadece sütyen ve külot vardı.
“Nişanlın gelene kadar bir defa sikeyim götünü!” deyip ellerimi zorla çekince gelinlik üzerimden düştü. Beni kucaklayıp arka tarafa götürdü. Beni sikmeyi kafaya koymuştu. Elinden kurtuluşum yoktu, “Sik, ama aramızda kalacak, lütfen!” dedim. “Tamam!” deyip göğüslerime yumuldu. Artık ben de azmıştım. Göğüs uçlarımı ısırıp emerken amımdan sular bacaklarıma akmaya başlamıştı. Beni duvara yaslayıp, amımdan aldığı suyu götüme sürüp, taş gibi sikini göt deliğime sokmaya başladı. “Offf, sıcacık, ne de kolay giriyor, baya alıştırmışsın deliğini!” diyerek götüme pompalamaya başladı. Eli de klitorisimdeydi, deli gibi sikiyordu, çok hızlıydı, resmen beş dakika içinde iki defa orgazm etmişti beni.
“Amını da sikeceğim!” diye kulağıma fısıldadığında, “Sakın yapma, bakireyim!” dedim. “Tamam, onu da sonra sikeceğim!” diyerek pompalamaya devam etti. Nerdeyse 20 dakika kadar siktikten sonra içime boşalıp, beni de kucağına alıp kenardaki koltuğa oturdu. Öpüşmeye devam ettik, o sırada amımı okşuyordu. Düşünüyorum da, orospunun tekiydim, evleneceğim adamı gelinlikçide başkasıyla sikişerek daha evlenmeden aldatmıştım ve bunu da büyük zevkle yapmıştım. Sonra toparlandık. Gelinlik ölçüsünü aldıktan sonra, “Düğüne geleceğim!” dedi. “Hayır!” desem de, “Geleceğim, merak etme kimseye birşey demem, yeter ki tekrar siktir bana kendini!” dedi. Korkuyla, “Tamam!” dedim. Nişanlım geldiğinde heyecanımı gizlemeye çalıştım ve oradan ayrıldık…
Düğün günü gelip çatmıştı. Nişanlım birazdan kocam olacaktı. Salona geldiğimizde gelin odasına çekildik, nedimem Esra, nişanlım ve ben oturuyorduk. Nişanlım, “Bizi biraz yalnız bırakabilir misin Esra?” dedi. Esra odadan çıkar çıkmaz, nişanlım kapıyı kilitledi ve “Dekolten beni deli etti, gelin arabasında saldıracaktım, sana dayanamıyorum, hadi beş dakika sevişelim, fantazi yapalım!” dedi. “Tamam!” dedim gülerek. Hemen gelinliğimin fermuarını indirdi, ben de üstten aşağı indirip göğüslerimi ona sundum, etek kısmını belime topladı, külodumu çıkarttı ve amımı emmeye başladı. Deli olmuştum, “Hadi sik beni, burada boz beni!” dedim. “Emin misin?” dedi. “Evet, nasıl olsa evleniyoruz, geceyi bekleme, boz fahişeni!” dedim.
Nişanlım bunu duyunca daha da heyecanlandı, aceleyle pantolonunu ve külodunu çıkartıp, amıma bir hamlede geçirdi yarağını. Amımdan gelen kanı hemen yanımda terimi sildiğim havluya silerek gelinliğime bulaşmasını engelledim. Çok acı çekmemiştim ve kadın olmuştum artık. 10 dakika kadar sikip içime boşaldı, sonra kalkıp pantolonunu giydi. Ona, “Sen çık, ben üzerimi düzeltip makyajımı tazeleyip geleyim, bana 15 dakika ver!” dedim. Nişanlım, “Tamam!” deyip çıktı. Ben kalkıp kapıyı kilitlemeye gidene kadar, içeriye ismini bilmediğim bir arkadaşıyla birlikte Cem girdi. Cem kapıyı kilitleyip, “Sana dayanamadım Fatma’m, geldim bak!” dedi.
“Durun!” demeye kalmadan ikisi kolumdan tuttuğu gibi koltuğa doğru götürdü beni. Bağıramıyordum, zira bağırsam rezil olacaktım. “Şimdi seni birer posta sikip gideceğiz, bugünü iple çektik!” dedi. “Tamam, ama ikinizle aynı anda yapalım, çabuk bitsin, artık bakire değilim, az evvel nişanlımla sikiştik!” dedim. Cem, “Vay azgın orospu!” deyip gülümsedi. Bana orospu demesi beni tahrik etmişti, “Bakın, şimdi ne isterseniz yapın ve gidin, ama lütfen evliliğimi bozmayın!” dedim. “Tamam!” dediler sırıtarak.
Zaten fermuarı açık olan gelinliğimi çıkarıp attım ve göğüslerimi Cem’e sundum. O sırada diğeri de arkamdan yanaşıp, nişanlımın döllerinin süzüldüğü amıma parmaklarını sokup çıkardı. Döllü parmaklarını Cem’e gösterince, Cem de, “Vaay be, nişanlının dölüyle sikeceğim seni!” diyerek yarağını pantolonundan çıkardı, beni kucağına doğru kaldırıp amıma soktu yarağını. Diğeri de parmaklarındaki dölleri göt deliğime sürüp kayganlaştırarak yarağını götüme daldırmıştı bile.
İkisinin arasında kucaktaydım, bacaklarımı Cem’in beline dolamış, aynı anda hem amımdan hem götümden sikiliyordum. Zıplata zıplata sikerlerken göğüslerim Cem’in ağzındaydı. Bir kolum Cem’in boynunda, diğer kolum adını bile bilmediğim diğer sikicimin boynundaydı. Zevkten başımı sallıyor, saçlarımı savuruyor, “Sikin orospunuzu!” diyordum. 10 dakika kadar bu pozisyonda sikip, içime boşaldılar. Biri amımı, diğeri götümü döllemişti. İşleri bitince, “Sonra görüşürüz!” deyip odadan çıktılar.
Tuvalete girip, amımdan ve götümden akan dölleri sildim. Gelinliği giyip, makyajımı tazeleyip odadan çıktım ve nişalımın yanına gittim. Tören konuşması ve nikah merasimi yapıldı. Düğün boyunca kocamla dans ederken, halen amımdan ve götümden akan döller külotuma süzülüyordu. O an kocamın gözlerine bakarak, içimden nasıl bir orospu olduğumu düşünüyordum, bu bana garip şekilde keyif veriyordu…
Balayından döndükten sonraki hafta, Cem bana bir sürprizi olduğunu söyleyip dükkanına davet etti. Gittiğimde, Cem’in üniversite dönemindeki eski ev arkadaşlarının da orada olduklarını görünce nasıl heyecanlandığımı anlatamam. Tabii bu fırsatı kaçırmadım ve artık bakire olmadığım için sınırsız bir grup sikişi yaptık. Kocamı aldattığım için üzülsem de, elimde değil, tek erkek bana yetmiyor çünkü 🙂